Hayatsız ve Ölümsüz

Doktor “üzgünüm öleceksiniz” dedi. Ben “müjdemi isterim ölüyorsun” diye duydum. Mutluluktan bayılabileceğimi bilmiyordum. Kendime geldiğimde etrafta kimse yoktu. Koluma damar yolu açılmış ama serum takılmamıştı. Kolumdan çekip çıkardım, yere kan damladı ama ziyanı yok. Etrafa bakınca montumu askılıkta görüp öleceğimi öğrendiğim zaman ki gibi sevindim. Hızla odadan ve sonra hastaneden çıktım. Beni bir haberin bu kadar sevindireceğini sanmazdım. Bünyem mutlu haberlere alışık olmadığı için kaldıramadı sevinçten bayılmışım, üzüntüden bayıldığımı zannetmiş olmalılar. Halbuki hüznümle ayıktım. Keşke durumun onların zannettiği gibi olmadığını açıklayabilseydim. Öleceğim, artık insanların neyi nasıl zannettiğinin bir önemi yok. Hayat devam edecek ve ben olmayacağım. Şimdiye kadar kendimi öldürmemiş olmama şaşırıyorlar bende birçok ölmüş kimsenin yaşamadığına şaşırıyorum. Onlar yaşamayı seviyorlardı ama öldüler, ben sevmiyorum ama yaşıyorum. Onları diriltemiyorsak bende kendimi öldü...